KOLİK NEDİR?
Kolik, genelde 1 ve 4. aylar arasında
görülen, genellikle saptanabilen bir nedene bağlı olmayan, yatıştırılması zor, uzun
süreli ağlama nöbetleridir. Ağlama nöbetleri tipik olarak akşam saatlerinde
başlar ve yüksek sesle olur. Ağlama sırasında ayakları karnına çekme hareketi
sıktır. Bebek sıkıntılı ve telaşlı görünümdedir. Bu durum ebeveynleri de oldukça
telaşlandırmaktadır.
NEDENLERİ NELERDİR?
Bugüne kadar yapılmış pek çok
çalışma olmakla beraber infantil koliğin nedenlerini açıklamada başarılı bir
sonuç saptanamamıştır. Bu duruma neden
olduğu düşünülen bir çok mekanizma vardır:
- Biberonla beslenme ve beslenme sırasında yutulan havanın çıkarılamaması sık nedenlerden birisidir.
- Temel süt şekeri olan laktozu sindirebilmek için vücudumuz laktaz enzimi üretir. İlk aylarda bu üretim yeterli olmayabilir veya anne her iki memeyi emzirmek adına ilk memeyi tam bitirmeden ikinci memeyi emzirmeye başladığı için, bebek laktozdan zengin ön sütü daha çok aldığı için laktoz fazlalığı ve dolaylı olarak laktaz azlığı koliğe neden olabilir.
- Laktaz harici sindirim sistemindeki diğer enzim ve hormon mekanizmalarında düzensizlik kolik sancıya neden olabilir.
- Bebeğin anne karnında çevresini algılamasını engelleyen bir nörolojik mekanizma olduğu düşünülmektedir. Doğum ile bu mekanizma ortadan kalkar ve alışana kadar dış dünyadan gelen uyarılar bebeği rahatsız eder.
- Gıda alerjileri kendisini sadece kolik ağrı gibi gösterebilir.
- Yine mideden yemek borusuna besin kaçağı (gastroözofageal reflü) kolik ağrı benzeri duruma neden olabilir.
- Annenin gebelikte ve sonrasındaki stres, depresyon gibi psikolojik durumu, annenin fiziksel rahatsızlıkları ve kullandığı ilaçlar, alkol, çay, kahve ve sigara (sadece anne için değil, evde sigara içilmesi yeterli) gibi uyarıcıların kullanımı koliğin nedeni olabilirler.
TEDAVİ İÇİN NE YAPILABİLİR?
Yukarıda saydığım nedenlerin
hiçbirisi tam olarak kanıtlanmış nedenler değildir. Bu nedenle infantil koliğin
kesin bir tedavisi yoktur. Koliği geçirdiği kanıtlanan tek şey ZAMAN'dır. Her bebek bu durumu hafif ya da
şiddetli, kısa ya da uzun yaşar. Sakin olmak, endişeye kapılmamak ve geçeceğini
bilerek beklemek çok önemlidir.
Bununla beraber yine de
yapılabilecek bir şeyler var:
- Mümkün olduğunca sadece anne sütüyle ve emzirerek (biberonla değil) beslemek.
- Yatay pozisyonda beslememek.
- Bir meme bitmeden diğerine geçmemek.
- Gürültülü ve parlak ışıklı ortamdan kaçınmak.
- Hafifçe sallayarak, bebekle sakin bir ses tonuyla konuşmak.
- Anne yediği bir şeyin bebekte özellikle sancı yaptığını saptamışsa o gıdadan kaçınmak. Bunun haricinde herhangi bir gıdadan kaçınmaya gerek yoktur.
- Arabasıyla veya arabayla gezmek (en etkilisi bu diyebilirim).
- Kucağa alarak veya sararak güven hissi vermek.
- Sırtını sıvazlamak, masaj yapmak.
- Ritmik sesler dinletmek (elektrik süpürgesi, aspiratör, doğa sesleri vs).
- Annenin sosyal ve psikolojik olarak desteklenmesi (belki de en önemli olanı bu).
- Medikal önlemler:
o
Laktaz enzimi desteği.
o
Bitkisel bazı ilaçlar.
o
Simetikon içeren ilaçlar.
o
Probiyotikler.
o
Formül mama değişikliği (fermente veya beta-palmitat
eklenmiş mamalar).
Bütün bunlarla beraber yapılması
gereken en önemli şey bu durum ve yaptıklarınız hakkında doktorunuzu
bilgilendirmektir. İnfantil koliğin ayırıcı tanısında bulunan orta kulak
enfeksiyonu, idrar yolu enfeksiyonu, reflü (GÖRH), gıda alerjisi ve benzeri birçok durumla ilgili olarak bebeğin
değerlendirilmesi çok önemlidir.
SONUÇ
Kolik bebeğinize zarar vermez,
endişelenmeyin.
Önünde sonunda, bir şey
kulansanız da kullanmasanız da geçecek.
Sağlıklı kalın …
bursa çocuk doktoru, çocuk doktoru, serhat özdemir